Ağız Kokusu
Ağız kokusu (Halitozis) sık rastladığımız önemli bir sağlık sorunudur.Aynı zamanda sosyal bir sorun olarak kişilerin sosyal faaliyetlerini sınırlayabilmektedir.Kişide özgüven kaybına yol açabilmektedir.Yine eşler arasında uyumsuzluğa neden olabiliyor.Ülkemizde ve yurt dışında yapılan çalışmalarda ağız kokusunun (halitozis) toplumda görülme sıklığı %30’a kadar çıkmaktadır.Ağız içinden kaynaklanan kötü kokunun esas nedeni volatil sülfür bileşikleri adı verilen hidrojen sülfid,metii merkaptan ve dimetil sülfittir.Ağız veya burun yoluyla verilen havada bu maddelerin ölçümü bize tanıda yardımcı olmaktadır.
Ağız kokusu yapan hastalıklar ağız içi ve ağız dışı hastalıklar olmak üzere iki gruba ayrılmaktadır.Ağız içi nedenler arasında; dil üzerinde biriken bakteriler,diş eti ve diş destek dokularının iltihabı ve diş çürükleri sayılabilir.Ağız kokusu ile gelen hastaların %90 kadarında ağız içerisinde bir hastalık ile karşılaşılmaktadır.
Ağız kokusu yapan diğer hastalıklar; uzun süre devam eden kulak burun boğaz enfeksiyonları (sinüzit, bademcik iltihabı), sindirim sistemi ve tüm vücudu ilgilendiren hastalıklar,ilaçlar,yiyecekler sayılabilir.Şeker hastalarında ağızda aseton kokusu önemlidir. Böbrek yetmezliği olan hastalarda üre ve sirozlu hastalarda amonyak birikimi ağız kokusunun önemli nedenleridir.
Ağız kokusu yapan hastalıklar içerisinde midede yerleşen Helikobakter pilori adı verilen bakteri önemli bir yer tutmaktadır.Ülkemizde yapılan çalışmalarda bu mikrobun sıklığı %80 dolayındadır.
Ağız kokusuna yol açan diğer sindirim sistemi hastalıkları şunlardır; barsak parazitleri,sindirim sistemi kanamaları, midenin üst kısmında yerleşen divertiküller (barsak gibi içi boş bir organın duvarından dışarı doğru çıkıntı yapan anormal bir kese veya poş olarak tarif edilir), reflü hastalığı, akalazya (yemek borusundaki kasların kasılma ve gevşemesindeki bozukluktur.Hastalar yutma güçlüğü ile doktora baş vururlar), mide fıtığı (midenin üst kısmının yemek borusuna doğru sarkması olan mide fıtığı, midenin üst kısmındaki kas gevşekliği sebebiyle oluşur ), karaciğer yetmezliği, mide çıkışında tıkanma ve bazı emilim bozukları sayılabilir.Reflü hastalığı ağız kokusu yapabilen en önemli hastalıklardan bir tanesidir.Reflü hastalığının ülkemizde görülme sıklığı %20 dolayındadır.
Helikobakter pilorinin ağız kokusu oluşumundaki rolü konusunda birçok farklı görüşler mevcuttur.Bir görüşe göre;bakteri ağız içerisine yerleşmekte ve ağız kokusuna yol açan sülfür bileşiklerinin oluşmasına neden olmaktadır.Yapılan bir çalışmada ağız kokusu olan ve mide yakınmaları olan hastaların %57’inde Helikobakter pilori saptanmıştır.Bakterinin tedavi edilmesi ile hastaların ağız kokusunda kaybolma gözlenmiştir.
Ağız kokusu olan hastalarda öncelikle nedeni ortaya çıkarmak gereklidir.Ağız içi kaynaklı ise ağız temizliği son derece önemlidir.Diş ve diş etlerinin günde en az iki kez fırçalanması önerilir.Diş hekimi ve kulak burun boğaz muayenesi mutlaka yapılmalıdır.Ağız içinde herhangi bir hastalık yoksa hastaların reflü hastalığı ve mide mikrobu (H.pilori) yönünden tetkik edilmesi çok önemlidir.