Helikobakter Pilori nedir?
Mide yakınmaları nedeniyle doktora başvuran ve endoskopileri yapılan hastalardan sıkça duyulan ‘’ midemde mikrop varmış’’ sözleridir. Birçok hastada yoğun bir korku ve endişe yaratır bu mikrop varlığı. Bu mikroptan korkmalımıyız ? Bu mikrop midede ne gibi hastalıklara yol açar? Bu mikrop kansere neden olur mu? Tedavisi nedir ? Midede asit ortamda mikrop yaşayabilir mi? Mikrop nasıl bulaşır?Eşimden bana geçer mi? Tüm bu soruların yanıtlarını bu yazımızda bulacaksınız.
1.Mide mikrobunun adı nedir ? Bu mikrop ne zaman bulundu?
Mikrobun adı ‘’Helikobakter pilori’’( Hp) dir.Barry Marshall ve Robin Warren 1983 yılında insanda mide örneklerinde Hp’yi üretmişler ve buluşları nedeniyle 2005 yılında Nobel ödülüne layık görülmüşlerdir.
Görüldüğü üzere bilim adamlarının bu mikrobu ortaya çıkarmaları 30 yıl öncesine dayanmaktadır.
2.Helikobakter pilori nasıl bir mikroptur ? Midede nasıl yaşayabiliyor ?
H.pilori çomak şeklinde, boyutu 0.6×3.5 mikron olan, çok hareketli ve üremesi yavaş bir bakteridir.Salgıladığı üreaz enzimi sayesinde midede barınabiliyor, kendini aside karşı koruyabilmektedir.Midemizin içinde koruyucu mukus tabakası vardır.Mukus tabakası mide iç duvarını koruyor.Mikrop bu mukus tabakasının içinde yaşamaktadır. Duodenal (oniki parmak barsağı) ülserlerinin %90’nından fazlasının ve mide ülserlerinin yaklaşık %80’inin nedeni Hp’dir.
3.Helikobakter pilorinin görülme sıklığı nedir ?
Dünyada en sık görülen enfeksiyon hastalıklarından bir tanesidir.Yaklaşık olarak dünya nüfusunun 50’inde görülmektedir. Hp’nin görülme sıklığı ülkelerin sosyoekonomik düzeyi ile yakından ilişkilidir.Gelişmemiş ülkelerde gelişmiş ülkelere göre çok daha sık görülmektedir.Örneğin Amerikada bu mikrobun görülme sıklığı %30-40 dolayında iken ülkemizdeki sıklığı %70-80 dolayındadır.
Ülkemizde H. pylori sıklığı bölgelere göre değişmektedir. Ülkemizde H. pilori'nin 18 yaş üzerindeki sıklığı %82.5'tir.Ülkemizde yapılan geniş çaplı bir araştırmada Hp sıklığı erkeklerde %84, kadınlarda %81 olarak bulunmuştur. En sık 30-39 (%86) yaşlar arasında görülmektedir. Yetmiş yaşın üzerinde en düşük oranda (%77) bulunmuştur.
Bölgelere göre bakıldığında ise H. pilori ; Doğu Anadolu bölgesinde yaşayanlarda en yüksek (%88), Güneydoğu Anadolu bölgesinde yaşayanlarda ise en düşük (%79) oranda saptanmıştır.
4.Helikobakter pilori nasıl bulaşır?
En önemli sorulardan bir tanesi.Bir mikrop ile baş etmenin yolu mikrobun bulaşmasını engellemekten geçer.Midesinde mikrop saptadığımız hastaların en çok sorduğu soru ‘’Hocam bu mikrop nereden mideme geldi ‘’. Bakterinin kaynağı insandır.Bakteri kalabalık ailelerde, sosyoekonomik durumu düşük kişilerde; kışla,yurt ve hastane gibi insanların yakın temas içinde oldukları yerlerde sık görülüyor.
İnsanın midesinde yerleşen bu mikrop doğal olarak büyük abdest ile dışarı atılır.İnsandan insana tükrük ve dışkı ile direkt temas veya bunlarla kirletilmiş gıda ve suyla bulaşabilmektedir. Öpüşme veya mikrobu taşıyan kişinin diş fırçası, kullandığı kaşık,çatal gibi aletlerin başka bir kişi tarafından kullanımı ile bulaş söz konusu olabilir.Aile içerisinde ağza giren bir ev aletini kimsenin kullanmaması gerekmektedir. Bazen annem,babam darılmasın gücenmesi n diye onun kullandığı kaşık ya da çatalı kullanıyoruz.Bu şekilde onlardaki mikrop size kolayca bulaşabilmektedir. Kötü su kaynaklarının kullanımı, kalabalık ailelerde yaşam yine önemli faktörlerdendir.Temizlik, alt yapı, kanalizasyon sistemi, içme sularının arıtılması ve sterilize edilmesi son derece önemlidir.Lağım suları ile içme suyunun kirletilmesi bulaşmada çok önemlidir.Bu suların içilmesi ve bu sularla sulanan sebzeler, bu sularla yıkanan sebzeler ile mikrop kolayca bulaşabilir.
Temizlik kurallarına uyulması örneğin ; tuvalet sonrası ellerin yıkanması son derece önemlidir.
5.Hp’nin midede neden olduğu hastalıklar nelerdir?
· Akut ve kronik gastrit
· Peptik ülser hastalığı
· Mide MALT lenfoması
· Atrofik gastrit, intestinal metaplazi
· Mide kanseri
Bakterinin keşfinden önce sigara, alkol, kafein, asit, baharatlı yiyecekler ve stres ülserin temel nedenleri olarak kabul ediliyordu. Hastaların çoğuna uygulanan tedaviler ile şikayetler azalmakta ancak etken mikrop ortadan kaldırılmadığından kalıcı bir çözüm sağlanamıyordu. Ülser kronik bir hastalıktı ve ülserin ömür boyu sürebileceğine inanılırdı.Ne yazık ki 30 yıl öncesinde ülser için hastalar ameliyat edilmekte idi.Hp’nin keşfi tıpta çığıra yol açmış ve ülserin en önemli nedeninin Hp olduğu anlaşılmıştır. Artık biliyoruz ki; günümüzde ülserin %80-90 nedeni Hp’dir.Biz artık hastalarımıza ülser tedavisi için öncelikle bu mikroba yönelik antibiyotik tedavisi uyguluyoruz.Hp eğer mideden temizlenirse ülser kökten iyileşiyor ve kolay kolay nüks etmiyor.
6.Hp mide kanserine yol açar mı?
Mide kanseri ile HP infeksiyonu ilişkisi ilk defa Marshall tarafından 1983 de işaret edildi. On yıl sonra 1994 de Uluslararası kanser çalışma grubu Hp’yi kanserojen bakteri olarak tanımladı.Uluslararası büyük araştırmalarda HP + ( HP pozitif ) hastaların normallere göre 4 kat daha kanser gelişme riski taşıdığını göstermiştir. Ülkemizde yapılan bir çalışmada mide kanserli hastaların %81’inde kanda mikroba karşı antikor pozitifliği saptanmıştır.Bu antikor pozitifliği hastaların Hp ile infekte olduğunu göstermektedir.
Helikobakter pilori direk etki ile kansere neden olmuyor.Salgıladığı enzimler sayesinde mide epitel zarında hasar oluşturuyor, ayrıca midenin savunma mekanizmalarını bozuyor ve kronik bir iltihaba neden oluyor. Aynı zamanda midede askorbik asid (C vitamini) azalır. Bilindiği üzere askorbik asidin antioksidan ve antikanser etkisi vardır. Son olarak HP; mide mukozasında kronik tahribata neden olarak mide kanserinin başlamasına neden olabilir. Ancak neden Hp (+) hastaların çok az bir kısmında kanser geliştiği ve ne kadar zaman sonra kanserleşme başlayacağı konuları bu gün açıklığa kavuşturulamamıştır.Mide kanseri nde Hp risk faktörlerinden bir tanesidir, hepsi değildir !
Beslenme alışkanlığı da mide kanserinin oluşmasında Helikobakter piloriye etki etmektedir.Tuz, turşu,nitrit ve nitrattan zengin işlenmiş et gibi yiyecekler ve ev konservesi tüketimi de mide kanserinin oluşumunda rol oynamaktadır.Bu nedenle tuz ve tuzlu gıdaların az tüketilmesi son derece önemlidir.Buna karşılık meyve ve sebze midedeki mikrobun yapacağı tahribatı azaltmaktadır.
Helikobakter pilori midede önce akut gastrit, sonra kronik gastrit, arkasından atrofik gastrit ve intestinal metaplazi ( İntestinal metaplazi, mide mukozasında barsak tipi mukoza adacıklarının ortaya çıkmasıdır ) ,displazi ve kansere neden olmaktadır.
Bu yazıyı okuyan birçok vatandaşımızda midede atrofik gastrit veya intestinal metaplazi söz konusu olabilir.Bu nedenle bu konuları biraz açmakta yarar görüyorum.
Atrofi, hücre boyutlarında küçülme ve hücre içeriğinin kaybı olarak tanımlanabilir